YAYINLARIMIZ

Sınai Mülkiyet Kanunu

Avrupa Birliği uyum yasaları ve ilgili uluslararası anlaşmalar çerçevesinde oluşturulan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (“SMK”),10.01.2017 tarih ve 29944 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Sınai Mülkiyet Kanunu ile Avrupa Birliği düzenlemeleri ile uluslararası anlaşmalara uyum amacıyla oluşturulan SMK’nın, uygulamada karşılaşılan sorunlara çözüm getirmesi, teknolojik ve ekonomik ilerlemeye katkıda bulunması ile bu yönde var olan ihtiyaçları gidermesi amaçlanmaktadır.  Bu kanun ile uzun zamandır patent, marka, endüstriyel tasarım, coğrafi işaret konularını düzenleyen birbirinden ayrı Kanun Hükmünde Kararnameler ile düzenlenen hususlar tek bir kanun çatısı altında düzenlenmiştir.

Türk Patent Enstitüsünün  adı, Türk Patent ve Marka Kurumu olarak değiştirilmiş ve yapısında ve işleyişinde önemli değişikliklere yer verilmiş olup, SMK kapsamında Marka ve Patent vekilleri ile Fikri Mülkiyet Akademisi gibi konularda da çeşitli değişiklikler yapılmış ve yeni düzenlemeler getirilmiştir. Aşağıda SMK kapsamında temel olarak düzenlenen bazı hususlar kısaca incelenmiş olup, yukarıda bahsi geçen son yasal düzenlemeye ilişkin bilgi notu bilgilerinize sunulmaktadır;

Marka
SMK’nın marka ile ilgili düzenlemeleri ile tescilli markaların piyasada daha etkin kullanımını sağlamak ve kullanılması düşünülmeyen mal ve hizmetler için marka tescil talebinde bulunulmasının önüne geçmek amacıyla yayına itiraz eden taraftan kullanıma ilişkin bilgi ve belgeler sunulmasının talep edilmesini sağlayan düzenleme getirilmesiyle, markaların kullanımının özendirilmesi hedefleniyor.
Marka olabilecek işaretler uluslararası sözleşmeler kapsamında yeniden düzenlenmiş olup, yeni marka türlerinin de tescilinin sağlanması adına, “çizimle görüntülenebilme” şartı yerine, marka korumasının “açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması” koşuluna yer verilmiştir. Böylelikle teknolojik gelişmelere bağlı olarak pek çok ülkede tescili mümkün olan ses ve hareket markalarının da yeni marka türleri olarak tescilinin yolu açılmıştır.

Marka tescilinde mutlak ve nispi ret nedenleri yeniden düzenlenmiş olmakla birlikte, 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında mutlak ret nedeni olarak düzenlenen ancak Anayasa Mahkemesinin 02.06.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 2015/33 sayılı kararı ile Anayasaya aykırı olduğu gerekçesi ile iptal ettiği, Paris Sözleşmesinin 1’inci mükerrer 6’ıncı maddesi anlamındaki tanınmış markaların aynısı veya benzeri niteliğindeki marka başvurularının itiraz üzerine reddedileceği hükmüne yer vermiş olup, bu hususun SMK kapsamında nispi ret nedeni olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda tanınmış marka sahiplerinin marka araştırmalarını genişletmeleri ve markalarının aynısı veya benzeri bir marka başvurusu olması halinde, ilgili hükme dayanarak itiraz sürecini başlatmaları gerekmektedir.

Yine Avrupa Birliği düzenlemesine paralel olarak yedi yıl sonra yürürlüğe girmek üzere, markalara idari iptal müessesesi getirilmiş olup, bu kapsamda markaların Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından iptali düzenlenmiştir. Buna göre, tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir neden olmaksızın tescil edildiği emtialar bakımından marka sahibi tarafından ciddi biçimde kullanılmayan veya kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilecektir. Ayrıca, marka sahibinin gerekli önlemleri almaması sonucu markanın kalitesi, niteliği veya coğrafi kaynağı konusunda halkı yanıltması, garanti markası olması veya ortak marka haline gelmesi halinde de markanın idari iptali mümkün olmuştur.

Ayrıca, uluslararası anlaşmalar kapsamında yapılacak uluslararası marka başvurusu Türk Patent ve Marka Kurumu’na doğrudan yapılabilecektir.

Marka Bülteninde yayınlanan markaların yayınına yönelik yapılacak itirazların süresi Kanun Hükmünde Kararname ile üç ay olarak belirlenmişken SMK kapsamında bu süre iki aya indirilmiştir.

Tasarım
SMK’ nın endüstriyel tasarım ile ilgili düzenlemeleri uygulamada karşılaşılan sorun ve ihtiyaçlara uygun basit, hızlı  çözümler getirilmeye elverişli , aynı zamanda Avrupa Birliği ve uluslararası anlaşmalara tam uyumun sağlanmasını hedefleyen hükümler içermektedir.

Bu alanda en önemli yenilik, tasarım ve ürün tanımına uygun olmayan kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı, dini, tarihi ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescile izin vermediği işaretlerin uygunsuz kullanımını içeren, yeni olmadığı anlaşılan tescil taleplerinin Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından resen reddedilmesi ile, Endüstriyel Tasarım Bülteninde yayınlanmış tasarımların tescillerine yapılacak itirazların sürelerinin altı aydan üç aya indirilmesidir.

Patent ve Faydalı Model
SMK kapsamında, patent ve faydalı model verilme süreçlerinin basitleştirilmesi ve hızlandırılması için uygulamada karşılaşılan sorunların giderilmesi, hak sahipleri ile firmalar arasında yaşanan ciddi hukuki problemlere sebep olan ve suiistimale açık olan incelemesiz patent sisteminin kaldırılması, verilen patentlere tescil sonrası itiraz edilebilmesi, faydalı model başvurularında araştırma raporu düzenlenmesi, üniversitelerdeki mevcut buluş potansiyelinin ortaya çıkarılması ve ekonomiye kazandırılması amacıyla üniversite mensuplarının buluşlarının hak sahipliğinin yükseköğretim kurumlarına verilmesi yönünde düzenlemelere gidilmiştir. Dolayısıyla, Gerekçe’de de belirtildiği üzere, patent ve faydalı sisteminin daha nitelikli bir yapıya kavuşturulması hedeflenmiştir.

6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun içerdiği en önemli düzenlemeler ise, yukarıda kalem kalem belirtmiş olduğumuz üzere, marka, tasarım ve patent hakkına tecavüz hallerinde öngörülen cezai yaptırımlara yöneliktir. Nitekim, Kanun Hükmünde Kararnamelerin cezai kovuşturma ve soruşturma öngören ilgili maddelerinin, Anayasa Mahkemesinin farklı tarihlerde verdiği 2008/2 ve 2009/19 sayılı kararları ile Anayasaya aykırı oldukları belirtilerek iptal edilmiş olmaları sebebiyle, bu haklara tecavüz eden kişi/şirket hakkında cezai hiçbir işlem yapılamamaktaydı. Ancak, SMK ile birlikte bu boşluk doldurulmuş, farklı zamanlarda iptal edilen hükümlerin yerine marka, tasarım, patent ve faydalı model haklarından herhangi birine tecavüz eden kişiye hapis ve adli para cezası verileceğine yönelik düzenleme yeniden getirilmiştir.

Bu kapsamda, SMK ile marka, patent ve tasarım alanında başvuru süreçleri, başvuru sahibinin hakları ve ihlaller konusunda önemli adımlar atıldığı görülmektedir. SMK’nın 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe girmesi ile 5000 sayılı Türk Patent ve Marka Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ve 5147 sayılı Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun bazı hükümleri ile 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname yürürlükten kalkmıştır.

Güncel haber ve makalelerimize ulaşabilirsiniz.

error: