Dünya devi şirketler artan ofis maliyetlerini aşağı çekmek, trafikte geçen yorucu saatleri ortadan kaldırmak, iş ortamında sohbet muhabbetle geçen zamanı daha verimli hale getirmek için uzun süredir esnek çalışma modellerini benimseyerek, arayışlar ortaya koymaktaydılar. Bunlar arasında yer alan uzaktan çalışma, evden çalışma gibi o zaman için kulağımıza çok garip gelen çalışma şekillerinden bahsedildiğini de sürekli duyuyor, okuyorduk.
Ülkemizde insanlar bu tarz çalışmayı aklından bile geçirmezken, çok kısıtlı bir çerçevede de olsa aslında benzer bir uygulanma vardı. Çoğu kimse bilmez ama uzun zamandan beri özel durumları sebebiyle bazı personeller için buna benzer bir sistem uyguluyorduk. Danışmanlığını yaptığımız yabancı sermayeli bazı büyük şirketlerde, hamilelik sonrası hem işten kopmamak hem de anneliğini yaşamak ve çocuğu ile yakından ilgilenmek isteyen bazı çalışanlar için, yine hastalık ve sakatlık sebebiyle fiziken işe gelemeyecek olan az sayıda personel için, elimizde yasal bir dayanak ve yasal bir zemin olmamasına rağmen, part time iş sözleşmelerinden kıyaslayarak, maksimum bir iki yıl süreli evden çalışma/ uzaktan çalışma sözleşmeleri hazırlıyorduk.
Ancak yaşanan pandemi ortamı ve mecburen ortaya çıkan kapanmalar sebebiyle çalışanların uzaktan çalışma yapmaları mecburiyeti ortaya çıkınca evden çalışma kavramı bir anda yayıldı. Yeni tip corona virüs (Covid-19) pandemisinin ekonomik yaşama kattığı yeni normallerden biri olan “evden çalışma” gittikçe daha çok şirket tarafından benimsenmeye başladı ve bu konuda bir yasal düzenleme yapma mecburiyeti de artık kaçınılmaz hale geldi.
Bu sebeplerle, 10.03.2021 tarih ve 31419 sayılı Resmî Gazete ’de yayınlanan Uzaktan Çalışma Yönetmeliği ile artık uzaktan çalışma yasal bir statüye kavuşmuş ve düzenleme ile bu tarz çalışmanın çerçevesi de belirlenmiş oldu. Yönetmelik ile uzaktan çalışma usul ve şartları belirlendiği gibi, malzeme ve iş araçlarının temini, iletişim, verilerin korunması ve paylaşılmasına ilişkin işletme kurallarının uygulanması ve uzaktan çalışma yapılamayacak işler dahi belirlenmiştir.
Yasal açıdan bakıldığında elbette bu düzenlemenin yeterli olduğundan söz etmek mümkün değildir, daha geniş ve detaylı düzenlemelere ihtiyaç olduğu muhakkaktır. Ancak bunlar bebek adımları ve pandemi döneminin ve bir süre daha devam edeceği düşünülen mevcut şartların getirdiği üzerinde fazlaca düşünülememiş hızlı düzenlemelerdir.
Bahsi geçen mevcut yönetmelikte belirlenen esaslar ana hatlarıyla şöyledir;
- Uzaktan çalışmaya ilişkin iş sözleşmeleri yazılı şekilde yapılmak durumundadır. Personel ile imzalanan iş sözleşmesi direk uzaktan çalışma esaslı olarak imzalanmış olabilir. Ya da belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan bir personelin iş sözleşmesi ve çalışma şartları uzaktan çalışma yapacak şekilde değiştirilebilir. Bu durumda, eğer uzaktan çalışma yapma hususunda talep personelden geliyor ise bu talebin mutlaka yazılı olarak işverene iletilmesi gerekmektedir. Bu talebin işverene iletildiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde personele yine yazılı olarak olumlu ya da olumsuz olacak şekilde cevap verilmesi gerekmektedir. Personelin talebi kabul edilir ise, kendisi ile uzaktan çalışma usulü iş sözleşmesi imzalanması gerekmektedir.
- Uzaktan çalışma esası ile çalışmakta olan personel işverene yine yazılı şekilde başvurarak, eski çalışma şekline dönmek istediğini de iletebilir. Personelin bu talebi de yukarıda belirtmiş olduğumuz gibi değerlendirilmeli ve incelenmelidir.
- Uzaktan çalışmanın mevzuatta belirtilen zorlayıcı nedenlerle işyerinin tamamında veya bir bölümünde uygulanacak olması halinde uzaktan çalışmaya geçiş için işçinin talebi veya onayı aranmamaktadır.
- Uzaktan çalışanın mal ve hizmet üretimi için gerekli malzeme ve iş araçlarının iş sözleşmesinde aksi kararlaştırılmamışsa işveren tarafından sağlanması esastır. Bu malzeme ve iş araçlarının kullanım esasları ile bakım ve onarım koşulları açık ve anlaşılır bir şekilde uzaktan çalışana bildirilecektir. İş araçlarının işveren tarafından sağlanması halinde, bunların işçiye teslim edildiği tarihteki bedellerini belirten iş araçları listesi, işveren tarafından yazılı olarak işçiye teslim edilecektir. İşçiye teslim edilen belgenin işçi tarafından imzalı bir nüshası ise işveren tarafından işçi özlük dosyasında saklanacaktır.
- Uzaktan çalışmanın yapılacağı zaman aralığı ve süresi iş sözleşmesinde belirtilecektir. Mevzuatta öngörülen sınırlamalara bağlı kalmak koşuluyla taraflarca çalışma saatlerinde değişiklik yapılabilir. Fazla çalışma işverenin yazılı talebi üzerine, işçinin kabulü ile mevzuat hükümlerine uygun olarak yapılacaktır.
- Uzaktan çalışmada iletişimin yöntemi ve zaman aralığı uzaktan çalışan ile işveren tarafından belirlenecektir.
- İşveren; uzaktan çalışanı, işyerine ve yaptığı işe dair verilerin korunması ve paylaşımına ilişkin işletme kuralları ve ilgili mevzuat hakkında bilgilendirecek ve bu verilerin korunmasına yönelik gerekli tedbirleri alacaktır. İşveren, korunması gereken verinin tanım ve kapsamını da sözleşmede belirleyecektir. Verilerin korunması amacıyla işveren tarafından belirlenen işletme kurallarına uzaktan çalışanın uyması zorunludur.
- İşveren, uzaktan çalışanın yaptığı işin niteliğini dikkate alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri hususunda çalışanı bilgilendirmekle, gerekli eğitimi vermekle, sağlık gözetimini sağlamakla ve sağladığı ekipmanla ilgili gerekli iş güvenliği tedbirlerini almakla yükümlüdür.
- Yönetmelikte uzaktan çalışma yapılamayacak işler de belirlenmiş olup, tehlikeli kimyasal madde ve radyoaktif maddelerle çalışma, bu maddelerin işlenmesi veya söz konusu maddelerin atıkları ile çalışma, biyolojik etkenlere maruz kalma riski bulunan çalışma işlemlerini içeren işlerde uzaktan çalışma yapılması yasaktır.
Görüldüğü üzere, oldukça kısıtlı bir düzenleme ile karşı karşıyayız. Konuyla ilgili daha geniş ve detaylı bir çalışma ileride muhtemelen yapılacaktır.
Konu, iş dünyasında, ekonomi ve hukuk alanında, işçi işveren kesiminde, hemen her yerde ciddi şekilde tartışılıyor. Bir kesim, bu tarz çalışmaya karşı çıkıyor ve bunun ileride ciddi sorunlar doğuracağını iddia ederek, evden çalışma ile verim almak mümkün değil, iş ciddiyeti, diyalog ve yaratıcılık ölüyor derken, diğer bir kesim bunun çok daha verimli bir çalışma şekli olduğunu, mekândan ve zamandan ciddi şekilde tasarruf edildiğini ve çalışanların hem iş hem aile dengesini daha iyi sağladıklarını söylüyor. Bu kesim, ortaya çıkan “evden çalışma” zorunluluğunun artık çalışma hayatında “yeni normal” haline geldiğini söylüyor.
Ülkemizde de bu tarz çalışmayı benimseyen firmalar var. Örneğin Koç Holding, yaklaşık 100 bin çalışanı içerisinde 35 bin ofis çalışanının bundan sonra tamamen evden çalışacağını duyurdu. Hemen ardından, Sabancı Grubu’na bağlı Türkiye’nin en büyük 5. özel bankası Akbank da evden çalışmayı belli şartlarda kalıcı hale getireceğini açıkladı.
Öte yandan uzmanlar herkesin evinin bu tarz bir çalışmaya uygun olamayabileceği, internet bağlantısı sorunları yaşanabileceği, evden çalışmanın çocuklu aileler için verimli olamayabileceği, insanların sosyalleşememesinin ve sürekli eve kapanmalarının psikolojik olarak yıpratıcı olabileceği şekilde uyarılar getiriyorlar.
Bu tartışmalar devam ededursun, dünya devi pek çok firma çoktan esnek çalışma modellerine geçmiş durumda. Ancak dikkat çekici olan bir dönem tam esnek çalışan ve çalışanları zorunlu olmadıkça ofise uğramayan Amazon ve Google gibi bazı dünya devleri de şu aralar ofislere dönüş sinyali veriyor. Örneğin, Google esnek çalışma saatleri kapsamında çalışanlarının Eylül 2021’den itibaren haftanın 2 günü evden çalışmasına izin vereceğini açıkladı.
Bu tecrübelerden bir sonuç çıkarmak mümkün. Ampulü yeniden keşfetmemek adına, bu tecrübeleri esas alarak, sürekli evden çalışma sisteminin bizim yapımıza çok uygun olmadığını gözlemleyerek bir orta nokta bulmak istedik ve K&P Legal olarak biz belli bölümlerimiz için bu uygulamayı şimdilik haftanın belli gün veya günleri evden çalışma şeklinde yapmaya başladık. Verimlilik arttığı, ofis ve ev dengesi de iyi sağlandığı için şu an için herkes memnun görünüyor.
Ancak her kuruluşun deneyimi farklı olacaktır. Sürekli veya kısmi olarak evden çalışmanın verimli ve sağlıklı olup olmadığına, her şirket deneyerek kendisi karar verecektir. Bir şirket için çok verimli olan, diğeri için olmayabilir. Yönetici ve çalışan profili, kısaca insan faktörü çok önemli. Zamanla her kesim bu konuda net bir fikre sahip olacaktır.
Teknolojik gelişmeler müthiş ve uzaktan çalışmaya zaten imkân veriyor. Artık neredeyse tüm toplantılarımızı Teams veya Zoom programları üzerinden yapıyor, telefonla ve e-posta ile derdimizi anlatıyor, cevabını alıyor, raporlama yapıyor, full teknoloji ile iş yapıyoruz, çalışabiliyoruz. Şu hâlde, artık her şey mümkün. Yasal düzenlemeler de uzaktan çalışmaya ışık yaktığına göre bu modeli benimseyenler için arkası gelecektir.
Son söz olarak şunu söyleyeyim; Pandemi ve zorunluluklar evden çalışmanın, hemen arkasından gelen uzaktan çalışma yönetmeliği de yasal düzenlemelerin yolunu açtı, teknoloji ile yeni iş yapış stilleri de ortaya çıktı. Şu halde evden, yazlıktan, karavandan, tekneden, uzaktan nereden çalışırsanız çalışın, yeter ki doğru şekilde, verimli ve iyi çalışın, inanın şirketinizin ve ülkenizin en çok buna ihtiyacı var.
Erdal Kardas
Avukat / K&P LEGAL HUKUK BÜROSU